NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’T-TEFSİR

<< 2798 >>

DEVAM: 215- İsra Suresi

 !!!-TÜMÜNÜ OKUYUN-!!!

 

أنا قتيبة بن سعيد نا الليث عن عقيل عن الزهري عن أبي سلمة عن جابر أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال لما كذبتني قريش قمت في الحجر فجلى الله لي بيت المقدس فطفقت أخبرهم عن آياته وأنا أنظر إليه

 

[-: 11218 :-] Cabir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kureyş (Mirac konusunda) beni yalanlayınca Hicr'de durdum ve Yüce Allah bana Beytu'l-Makdis'i gösterdi. Ben de ona bakarak Kureyşlilere mescidin vasıflarını söylemeye başladım" buyurdu.

 

Tuhfe: 3151

 

Diğer tahric: Buhari (3886, 4710); Müslim (170); Tirmizi (3133); Ahmed, Müsned (15034); İbn Hibban (55).

 

 

أنا أبو داود سليمان بن سيف قال نا أبو النعمان نا ثابت قال نا هلال عن عكرمة عن بن عباس قال أسري بالنبي صلى الله عليه وسلم إلى بيت المقدس ثم جاء من ليلته فحدثهم بمسيرة وبعلامة بيت المقدس وبعيرهم فقال ناس نحن لا نصدق محمدا فارتدوا كفارا فضرب الله أعناقهم مع أبي جهل

 

[-: 11219 :-] ibn Abbas bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beytu'l-Makdis'e götürüldü ve aynı gece gelip yolculuğunu anlatıp Beytu'l-Makdis'in özelliklerini ve (Medine'ye gelmekte olan) kervanlarını bildirdi. Bazıları: "Biz Muhammed'e inanmıyoruz" deyip islam'dan çıkıp tekrar kafir oldular. Yüce Allah, Ebu Cehil ile beraber onların da boyunlarını vurdu.

 

11420'de tekrar gelecek.  -  Tuhfe: 6237

 

Diğer tahric: Ebu Ya'la (2720); Ahmed, Müsned (3546).

 

 

أنا محمد بن رافع نا حجين بن المثنى نا عبد العزيز وهو الماجشون عن بن الفضل عن أبي سلمة عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لقد رأيتني في الحجر وقريش تسألني عن مسراي فسألوني عن أشياء من بيت المقدس لم آتها فكربت كربا ما كربت مثله قط فرفعه الله لي عز وجل أنظر إليه فما سألوني عن شيء إلا أتيتهم به

 

[-: 11220 :-] Ebu Hureyre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Kendimi Hicr'de gördüm. Kureyş bana İsra (Miraç) seyahatimi soruyordu. Bana, Beytu'l-Makdis'ten tesbit edemediğim bazı şeyler sordular. Bu sebeple o kadar müşkil durumda kaldım ki, hiç bir zaman bu kadar sıkılmamıştım. Derken Allah onu bana arzeyledi. Onu görüyordum. (Artık) Bana ne sordularsa kendilerine haber verdim" buyurduğunu bildirir.

 

11416'da tekrar gelecek.  -  Tuhfe: 14965

 

Diğer tahric: Müslim (172); Ahmed, Müsned (10830);

 

 

أخبرنا محمد بن عبد الأعلى في حديثه عن معتمر بن سليمان قال سمعت عوفا عن زرارة عن بن عباس قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لما كان ليلة أسري بي ثم أصبحت بمكة قال قطعت بأمري وعرفت أن الناس مكذبي قال فقعدت معتزلا حزينا فمر بي عدو الله أبو جهل فجاء حتى جلس إليه فقال له كالمستهزئ هل كان من شيء قال نعم قال ما هو قال إني أسري بي الليلة قال إلى أين قال إلى بيت المقدس قال ثم أصبحت بين أظهرنا قال نعم قال فلم يره أنه يكذبه مخافة أن يجحد الحديث إن دعا له قومه قال إن دعوت إليك قومك أتحدثهم قال نعم قال أبو جهل معشر بني كعب بن لؤي هلم فتنفضت المجالس فجاؤوا حتى جلسوا إليهما قال حدث قومك ما حدثتني قال رسول الله صلى الله عليه وسلم إني أسري بي الليلة قالوا إلى أين قال إلى بيت المقدس قال قالوا ثم أصبحت بين أظهرنا قال نعم فمن بين مصدق ومن بين واضع يده على رأسه مستعجبا للكذب قال وفي القوم من سافر إلى ذلك البلد ورأى المسجد قال قالوا هل تستطيع أن تنعت لنا المسجد فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم فذهبت أنعت لهم فما زلت أنعت حتى التبس علي بعض النعت قال فجيء بالمسجد حتى وضع قال فنعت المسجد وأنا أنظر إليه قال وقد كان مع هذا حديث فنسيته أيضا قال القوم أما النعت فقد أصاب

 

[-: 11221 :-] İbn Abbas, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "İsra (Mirac) gecesi yolculuğa çıkarılıp sabah Mekke'ye döndüğüm zaman bulunduğum durumdan korktum ve halkın beni yalanlayacağını anladım" buyurduğunu bildirir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzüntülü bir şekilde tek başına otururken Allah'ın düşmanı Ebu Cehil gelip oturdu ve alay eder bir şekilde: "Bir şey var mı?" diye sordu. "Evet" karşılığını verince, Ebu Cehil: "Yeni olan şey nedir?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu gece yolculuğa çıkarıldım" cevabını verince, Ebu Cehil: "Nereye?" diye sordu. "Beytu'l-Makdis'e" karşılığını verince Ebu Cehil: "Sonra aramızda mı sabahladın?" diye sordu. Allah'ın• Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet" karşılığını verdi. Ebu Cehil, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in söylediklerini inkar etmesinden, korkarak onu yalanlamadan kavmini çağırdı ve: "Eğer kavmini çağırırsam bunu onlara da anlatır mısın?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet" dedi.

 

Bunun üzerine Ebu Cehil: "Ey Ka'b b. Luey topluluğu geliniz!" diye seslenince etrafta oturanlar kalkıp yanlarına oturdular. Ebu Cehil: "Bana anlattığın şeyi kavmine de anlat" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu gece yolculuğa çıkarıldım" dedi. Oradakiler: "Nereye?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Beytu'l-Makdis'e" karşılığını verdi. Oradakiler: "Sonra aramızda mı sabahladın?" diye sorunca ise Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet" cevabını verdi. Bunun üzerine kimi ellerini birbirine vurdu, kimi bu kadar büyük yalan olmaz diye elini başına koydu.

 

Orada bulunanlar içinde Kudüs'e gitmiş ve Mescid-i Aksa'yı görmüş olanlar vardı. Onlar: "Bize Mescid-i Aksa'yı tarif edebilir misin?" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunun üzerine ben onlara Mescid-i Aksa'yı tarif etmeye başladım ve sonunda bazı şeyleri tarif etmede zorlanınca Mescid-i Aksa karşıma getirildi ve ben de ona bakarak tarif etmeye başladım" buyurdu.

 

(İbn Abbas) ekledi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şimdi unuttuğum bir şey daha söylemişti." Bunun üzerine daha önce Kudüs'e gitmiş olanlar: "Mescid-i Aksa'yı doğru tarif etti" dediler.

 

Tuhfe: 5429

 

Diğer tahric: İbn Ebi Şeybe (11/461); Bezzar, Zevaid (56); Ahmed, Müsned (2819 bu türkiyedeki değil).